Gecenin ıssız karanlığında.
Medine’nin dar sokaklarında.
Bunca vefasız, hayırsızlarla.
Gitme kal! Beni yalnız bırakma.
* * * * *
Bu ümmet’in dertlerine,
Ağlardım hep seninle.
Tarifi imkânsız sıkıntılarla,
Gitme kal! Beni yalnız bırakma.
* * * * *
Bırakma böyle gözyaşlarıyla.
Ömrümün bundan sonrasında.
Kederler içinde onca acıyla.
Gitme kal! Beni yalnız bırakma.
* * * * *
Sensiz bu eve nasıl girerim?
Sen olmazsan selamı kime veririm?
Sahipsiz, kimsesiz tek başıma
Gitme kal! Beni yalnız bırakma.
* * * * *
İçimi dökerken kuyulara,
Merhem olurdun yaralarıma.
Kimseler gelmez feryadıma
Gitme kal! Beni yalnız bırakma.
* * * * *
Geceyi aydınlatan ay ışığında.
Toplanmış birkaç insanla.
Okunan Kur’an ve dualarla,
Gitme kal! Beni yalnız bırakma.
* * * * *
Sonunda geldi ayrılık vakti.
Söndü Medine’nin güneşi.
Verdim guslü, giydirdim kefeni.
Beni yalnız bırakıp, kalmadı gitti.
Serpil Güraras